İzmir Dönüşüm Ofisi

İzmir Dönüşüm Ofisi: Değişimle Uyum

Arka Plan

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Dünya Bankası Grubu (WBG), 2021 yılında Akıllı Şehir Teknik Destek Projesi başlatmıştır.

2021 yılının ortasından 2022'ye kadar yürürlükte olan WBG akıllı şehir stratejisi projesi, İzmir'de yeni bir kentsel yaşam modelini yaratma hedefiyle bütüncül bir strateji ortaya koymayı hedeflemektedir.

Projenin temel kilometre taşlarını Temmuz 2022’de düzenlenen İzmir Liderlik ve Paydaş Çalıştayı, Kasım 2022’de Barselona’da Ürdün’ün başkenti Amman ile birlikte gerçekleştirilen WBG Akıllı Şehir Çalıştayı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer'in projenin nihai bir sonucu olarak İzmir Planlama Ajansı (İZPA) bünyesinde “kentsel dönüşüm birimi” olarak işlev görecek İzmir Dönüşüm Ofisi’nin kurulması kararı oluşturmaktadır.

Şehirde henüz başlatılan ya da hayata geçirilen uluslararası programlar İzmir’in yenilikçi ve ileri görüşlü bir vizyona sahip olduğuna işaret etmektedir. Bahsi geçen programlar arasında Cittaslow Metropolis Programı, Döngüsel Kültürlü Şehirler İttifakı ve AB İklim-Nötr Akıllı Şehir Misyonu yer almaktadır. Bu programların her biri, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2020-2024 stratejisi ile diğer tamamlayıcı politika, strateji ve planlama belgeleriyle yakından ilişkilidir.

Bu politik hedeflerle bütünleşen WBG akıllı şehir stratejisi projesi, İzmir metropolü ölçeğinde kapsamlı bir dönüşümü destekleyecek bir dijitalleşme potansiyeli yarattı.

Amaçlar

İZPA bünyesinde faaliyet gösteren İzmir Dönüşüm Ofisi, WBG akıllı şehir stratejisi projesinin ana çıktısıdır. Ofis, WBG projesinin nihai raporunda tanımlandığı şekilde entegre, sistemli ve çevik bir kentsel gelişimi kolaylaştıracak bir birim olarak çalışacaktır. İzmir Dönüşüm Ofisi ayrıca, uzun vadeli planlama hedeflerini halihazırda devam eden projeler ile uyumlu hale getirecektir. Ofis, kolaylaştırıcılığı WBG tarafından sürdürülen projenin çıktılarını takip etmekle yükümlüdür.

İzmir'i yeni bir kentsel yaşam modeline sahip bir şehre dönüştürme vizyonunun üç anlamı vardır:

1. Yurttaş davranışlarının dönüşümü
2. Teknolojilerin dönüşümü – dijital potansiyel
3. Mekanların dönüşümü – fiziksel altyapı ve sistemler

Strateji

İzmir Dönüşüm Ofisi, örnek alanlar yaklaşımını benimsemektedir. Bu alanlar kentin bütününe yol gösteren ve bugünden İzmir'in geleceğine ayna tutan işaret fişekleri olacaktır.

Her biri oldukça farklı bir gelişim sergileyecek olan bu mahalleler ayrıca, değişimin kolektif bir şekilde ve farklılıkları içererek sağlanabileceğinin kanıtlarını sunacaktır. Bu mahallelerde pratik uygulamaların iş birliği içerisinde hayata geçirilmesi, İzmir'in diğer bölgelerinin benzer çözümleri kendi özgün yerel bağlamları içerisinde en iyi nasıl ortaya koyabileceklerini görmesini sağlayacaktır.

Bu mahalleler, döngüsel kültürün dört ekseniyle uyumlu bir dizi ortak ilkeyi benimseyecektir:

· Yurttaş merkezli
· Doğa temelli
· Döngüsel kaynaklara duyarlı bir anlayışa sahip
· Kapsayıcı ve dayanıklı
· Özünde yenilikçi
· Tamamen farklı altyapı ve hizmet sunum modellerini benimseyen (hareketlilik, enerji sistemleri vb.)

Yukarıdaki ilkeleri benimseyen çözümlerin ne ölçüde uygulanabilir olduğu örnek alanlarında gerçekleştirilecek projelerle sınanacak ve sonuçlara göre ölçek büyütülecektir.

Örnek Alanlar

WBG Akıllı Şehir Teknik Destek Projesi kapsamında altı örnek alan belirlenmiştir. Bu mahalleler, İzmir’de bulunan mahalle tiplerini yansıtan geniş bir yelpazeyi içermektedir. Bu nedenle, örnek mahallelerde etkinliği sergilenmiş çözümlerin İzmir'deki diğer topluluklar tarafından benimsenmesi çok daha olasıdır.

Seçilen mahalleler aşağıda listelenmiş ve Şekil 1'de gösterilmiştir.

1. Yoğun Kentleşmiş Alanlar (Kuzey ve Güney)
2. Düşük Emisyon Bölgesi
3. Üniversite (Kuzey ve Güney)
4. EXPO Alanı
5. Otogar Bölgesi
6. Tarihi Kent Merkezi
 


Şekil 1: Potansiyel örnek alanlar

Mahalleler, aşağıda belirtilen bazı temel özelliklere ve unsurlara dayalı bir dizi istişare toplantısı aracılığıyla belirlenmiştir:

· Yönetilebilir ve amaca uygun bir ölçek – nüfus, uyum, doğal sınırlar, sektörel odak
· Çeşitlilik ve kapsayıcılık
· Döngüsel kültür potansiyeli
· Açık havada yaşam
· Sürdürülebilirlik ve dayanıklılık
· Yavaş şehir felsefesi ve akıllı düşünme

Örnek alanlar, topluma ve yatırımcılara yaratılan faydaların somut kanıtlarını sunacak ve benzer projelerin daha geniş ölçekte uygulanabilmesi için güven sağlayacaktır. Ortak çözümlerin belirlenmesi ve ölçeklendirilmesi yatırım riskini azaltacak ve daha kısa uygulama süreleri eşliğinde yüksek kalite, güvenilirlik ve uygun tekliflerin gündeme gelmesini sağlayacaktır. Yeni yerleşim birimlerinde en iyi uygulamaları mümkün kılacak çözümlerin başarılı bir şekilde oluşturulmasını sağlayacaktır.

Proje çerçevesinde belirlenen altı örnek alan, bölgenin nüfusa oranı baz alındığında, İzmir’in %5-10'unu temsil etmektedir. Bu nedenle proje ölçeğinin büyütülmesine yönelik kararlar, geleceğe yönelik çok kapsamlı büyük yatırımlar dizisini de beraberinde getirecektir.

Eylemler

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin farklı birimleri bu program kapsamında birlikte hareket edecektir. İZPA İzmir Dönüşüm Ofisi, yatırım portföyünün uygulanmasını kolaylaştırmak için Belediyenin diğer birimleri ve İzmir'deki diğer kuruluşlar ile iş birliği içerisinde çalışmakla yükümlüdür.

Program çerçevesinde hayata geçirilecek eylemler büyük ölçüde altı örnek alanla sınırlıdır. Fakat belirli bir yatırım için daha güçlü potansiyel sunması halinde, diğer bölgelerde de bazı eylemler gerçekleştirilebilir. Yatırımlar, mümkün olan her yerde, İZPA'nın diğer üç programının öncelikleri ve faaliyetleriyle ilişki içerisinde değerlendirilecektir.

Binaların Akıllı Enerji Dönüşümü

Bu program, İzmir'de enerji verimli bina teknolojilerinin kullanımı üzerinedir. Enerji verimli bina teknolojileri Yüksek Verimlilik İçin Tasarımda Mükemmellik (EDGE), Bina Dayanıklılık Endeksi (BRI) ve Binaların ve Şehirlerin Performansını Artırma (APEX) programları aracılığıyla yaygınlık kazanmıştır.

EDGE (Yüksek Verimlilik İçin Tasarımda Mükemmellik) mimarları ve inşaatçıları, sürdürülebilir ve enerji verimli yapılar oluşturmak için destekleyen küresel bir yeşil bina sertifikasyon sistemidir. Uluslararası Finans Kurumu (IFC) tarafından geliştirilen EDGE, enerji, su ve malzeme gibi faktörleri dikkate alarak çevresel performansı ölçerken daha yeşil bir inşaat için belirgin bir yol haritası sunar ve küresel sürdürülebilirliği ilerletir.

Bina Araştırma Enstitüsü (BRI), sürdürülebilir mimarlık ve inşaat alanlarını geliştirmeyi hedefleyen, araştırma odaklı bir kuruluştur. Yenilikçi girişimlere ev sahipliği yapan BRI kapsamlı çalışmalar yürütür, enerji verimli bina tasarımı ve inşaatında en iyi uygulamaları teşvik eder.

APEX (Binaların ve Şehirlerin Performansını Artırma), sürdürülebilir bina uygulamaları ve kentsel gelişmedeki ilerlemeleri tartışmak ve sergilemek için uzmanları, politika yapıcıları, yenilikçileri ve ilgili paydaşları bir araya getiren etkili bir platformdur. Genellikle Taraflar Konferansı'nda (COP) gerçekleştirilen APEX sunumları sürdürülebilir inşaat alanını daha da radikal çözümlere kavuşturacak öncü fikirleri, teknolojileri ve stratejileri aydınlatan bir spot ışığı görevi görür.

İzmir şehri, daha sürdürülebilir ve enerji verimli bir geleceğe doğru yolculuğunu sürdürürken, bu girişimler ve platformlar akıllı enerji dönüşümüne ilişkin anlatıyı şekillendirmede kilit bir rol oynar. İzmir Büyükşehir Belediyesi bilgi, yenilik ve işbirliğinin gücünü kullanarak daha dirençli bir kentsel çevre yaratmayı hedefleyen diğer özneler için ilham verici bir örnek yaratmaktadır.
 
Bu amaca ulaşmak için Etüt Proje Dairesi Başkanlığı tarafından Sürdürülebilir Yapı Kılavuzu hazırlanmaktadır. Ayrıca, binaların akıllı enerji dönüşümü, İzmir'in Cittaslow mahallelerinden biri olan Demirköprü ile belediyenin seçilmiş Halk Konut projelerinde test edilecektir.

Akıllı Aydınlatma Direkleri

İzmir’de aydınlatma direklerinin LED dönüşümü kentte enerjinin dağıtımı ve bakımından sorumlu GDZ Elektrik tarafından gerçekleştirilmektedir. Fakat bu dönüşüm süreci beklenenden daha yavaş bir tempoyla ilerlemektedir. 

LED temelli dönüşüm çalışmalarını hızlandırmasına katkı sunacak LED Dönüşüm Lobi Raporu’nun farklı projelerde GDZ Elektrik ile iş birliği yapan İzEnerji A.Ş. uzmanları tarafından hazırlanması önerilmektedir. 

Aydınlatma direklerinde sensor kullanımıyla ilgili olarak ise Sürdürülebilir Ulaşım Planlama Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen SUMP (Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı) projesi çerçevesinde farklı bir planlama yapılması önerilmektedir.

Doğal Yeşil

“Doğal Yeşil” projesiyle şehrin yeşil alanlarında egzotik bitki türleri yerine Akdeniz ve İzmir Bölgesi'nin doğal florasını kullanıyoruz. Park ve bahçelere doğal bitki örtüsü dikerek bölgemizdeki canlıları şehrin içine çekiyor ve şehirdeki yeşil alanların ekosistem işlevi görmesini sağlıyoruz. İzmir Planlama Ajansı hazırladığı bir rapor kapsamında İzmir'de dikilen çalı ve ağaç türlerinin kademeli olarak doğal bitki türlerine dönüşmesini hedefliyor.

Bu yaklaşım, şehrin estetiğini yeniden tanımlamakla kalmaz, aynı zamanda çevresel farkındalığı artırma taahhüdünü güçlendirirken önemli ekonomik faydalar da sağlar. Yerel iklim koşullarına uyum sağlayan ve sürekli sulamayı gerektirmeyen bitki türlerini tercih ederek su tüketimini ve ilgili maliyetleri önemli ölçüde azaltıyoruz. Su verimli bitkilerin kullanımı, kaynak bilincine dayalı stratejimiz ile sorunsuz bir şekilde uyum sağlar. Böylece yeşil alanlarımız, şehrin su kaynaklarına veya bütçesine aşırı yük olmadan gelişir. Bu bütüncül bakış açısı, sadece kentsel alanlarımızın ekolojik canlılığını artırmakla kalmamakta aynı zamanda çevresel koruma ile mali sorumluluk arasındaki zorunlu bağı da göz önünde bulundurmaktadır.

Döngüsel Atık Yönetimi

"İzDönüşüm Projesi", İzmir'de döngüsel ekonomi prensiplerine dayalı bir atık yönetim sistemi kurmak amacıyla Eylül 2022'de başlatıldı. Proje, Karşıyaka, Karabağlar, Buca, Narlıdere, Bornova, Bayraklı, Çeşme ve Menderes olmak üzere sekiz ilçe belediyesi ile iş birliği içerisinde yürütülmektedir. Projenin temel amacı, şehir atıklarını kaynağında toplayarak verimli geri dönüşüm ve yeniden kullanım için ayrıştırmaktır. Ocak ve Haziran 2023 arasında yaklaşık 1.977 ton atık toplanmıştır. Personel sayısının artırılması, ekipman havuzunun genişletilmesi ve yeni bölgelerin eklenmesiyle birlikte toplanan atık miktarı kademeli olarak artmıştır.

İzDönüşüm Projesi, atık toplayıcıları ve geri dönüşüm merkezi çalışanlarını istihdam ederek İzmir'de üretilen refahın adil dağıtılmasına katkıda bulunmayı amaçlar. Geri dönüşüm fabrikalarıyla iş birliği yaparak, yenilikçi satış yaklaşımları benimseyerek ve geri dönüştürülen ürün çeşitliliğini artırarak, projenin işletme verimliliğinin artırılması ve İzmirli yurttaşların çevre bilincinin geliştirilmesi hedeflenmektedir.

İzDönüşüm Projesi, çevresel faydalarının ötesinde önemli bir sosyal etkiye de sahiptir. Bireylere istihdam fırsatları sunarak yoksulluğun azaltılmasına ve ekonomik güçlenmeye katkıda bulunur. Kayıt dışı atık toplamadan resmi atık yönetimine geçiş, sadece atık toplayıcılarının ve geri dönüşüm merkezi çalışanlarının geçimini iyileştirmekle kalmamakta aynı zamanda daha güvenli ve sağlıklı çalışma koşulları da sağlamaktadır. Bu değişim, bireylerin genel yaşam kalitesini yükseltmelerine ve refahlarını artırmalarına yardımcı olur.

Ayrıca, proje eğitim kampanyaları aracılığıyla topluluk katılımını ve farkındalığı teşvik ederek, İzmirli yurttaşları uygun atık ayırma ve geri dönüşüm uygulamalarını benimsemeye teşvik eder. Bu sadece atık yönetimini geliştirmekle kalmaz, aynı zamanda çevresel sorumluluk ve kolektif davranma kültürünü de geliştirir. Yerel kooperatifler ve işletmelerle yapılan işbirlikleri, topluluk bağlarını ve kentin sakinleri arasında projeye ilişkin sahiplik duygusunu güçlendirerek daha sürdürülebilir ve kapsayıcı bir kalkınmayı sağlar.

İzDönüşüm Projesi döngüsel ekonominin ilkelerini benimseyerek sürdürülebilir atık yönetimi girişimlerinin olumlu sosyal ve ekolojik dönüşüm için bir kolaylaştırıcı olabileceğini göstermektedir. İzDönüşüm Projesi, sadece çevreye fayda sağlamakla kalmayan ve aynı zamanda topluluk üyelerinin genel yaşam kalitesini artıran sorumlu bir kentsel gelişim modelidir.

Döngüsel Su Yönetimi

İZPA, İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) tarafından yürütülen ve İzmir’i döngüsel su yönetiminin önde gelen bir örneği yapmayı hedefleyen projelerde İZSU ile iş birliği yapmaktadır.

Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi'nde geri kazanım ünitesinin entegrasyonu gibi önemli bir döngüsel su kullanım örneği, atıksulardan yüksek kaliteli geri kazanılmış su üretmek amacıyla devam etmektedir. Bu geri kazanım ünitesi, İzmir Yaşayan Körfez Stratejisi'nin önemli bir bileşenidir ve Çiğli Arıtma Tesisi'nin bulunduğu Gediz Delta Ramsar Alanı'nın sulak ekosistemini rehabilite etmek için önemli bir tatlı su kaynağı olarak işlev görecektir.

Ayrıca, 26 Aralık 2022 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan Sünger Kent İzmir projesi, içerik ve konsept açısından Türkiye'deki öncü girişimlerden biridir. Proje, şehrin su sistemlerinin analizini çerçevesinde mevcut altyapıya entegre edilmiş yeni bir yağmur suyu yönetim modeli yaratmayı hedeflemektedir. Şehir sokakları, yolları, ara sokakları, dereleri, çatıları, bahçeleri ve geçirimsiz yüzeylerinin bir sünger gibi kullanılarak yağmur suyunun toplanması, depolanması, arıtılması, süzülmesi ve yeniden kullanılması hedeflemektedir. Sünger Kent İzmir projesi ile İzmir’de su temelli döngüsel bir yeşil dönüşüm hedeflenmektedir. Projenin temel iki hedefi sürdürülebilir yağmur suyu akışını yönetmek ve iklim değişikliği, kuraklık ile sellerin yarattığı zorluklarla başa çıkmaktır.

Sünger Kent İzmir projesi ile beş yıl içinde İzmir'in bir sünger kente dönüştürülerek kentsel yağmur suyu akışının %70 azaltılması planlanmaktadır.

Yağmur suyu toplama ve yönetimi kolaylaştırmak amacıyla, Sünger Kent İzmir Projesi ve Teknik Uygulama Kılavuzu, Ocak 2023'te belediyenin teknik birimlerinin katıldığı bir toplantıda tanıtılmış ve tüm belediye birimlerinde uygulanması için adımlar atılmıştır.

Projenin yağmur suyu hasadı etabı, 26 Aralık 2022'de İzmir genelindeki binalara 5.000 yağmur suyu depolama tankı ve 10.000 yağmur bahçesi kurulumunu sağlayacak teşvikler oluşturulması için bir kampanya başlatılmıştır. Proje ayrıca, suyu korumayı ve sürdürülebilir uygulamaların önemini vurgulayan Bademler Köyü’ndeki Yağmur Suyu Deposu Girişimi örneğinde olduğu gibi topluluk katılımını sağlayan deneyimlerden faydalanmaktadır.