Genel Bakış

Doğanın şehirlerden, şehirlerin de kendi doğasından uzaklaştığı bir dünyada yaşıyoruz. Gezegenimiz, insanlık ve diğer tüm canlılar bu yabancılaşmanın bedelini iklim krizi gibi geri dönüşü olmayan felaketlerle karşı karşıya kalarak ödüyor. 

Şehirler, parçası oldukları ekosistemden koptukça kirlilik, adaletsizlik ve felaket üreten bir makineye dönüşüyor. Dolayısıyla dirençlerini de kaybediyorlar.

İZPA, yeni bir kentsel tasarım yöntemi ve anlayışı önerebilmek hedefiyle kentin ekosistem değerlerini akademik veri ve yurttaşların katılımıyla buluşturmaktadır. Bu tasarım, yaşamla uyum üzerine inşa edilmiş yeni bir toplumsal sözleşme aracılığıyla klasik şehircilik anlayışını aşmayı hedeflemektedir. İçinde bulunduğumuz çağda şehirlerin dayanıklılığını artırmak için öncelikle yapılması gereken dünya üzerindeki yaşamın içsel bir parçası olarak kurgulanan ve nefes alabilen kentsel mekanların yaratılmasıdır.

Eylül 2021'de İzmir'de düzenlenen Dünya Belediyeler Birliği Kültür Zirvesi'nde, şehirciliğin yeni terimlerinden biri olan “Döngüsel Kültür” kavramı tanıtılmıştır.

Döngüsel kültür kavramı dört ana sütun üzerinde yükseliyor: Doğamızla Uyum, Birbiriyle Uyum, Geçmişle Uyum ve son olarak, Değişimle Uyum.

İZPA, döngüsel kültürün dört ana ekseninin döngüsel şehirciliği hayata geçirmek için somut bir strateji olarak İzmir’de hayata geçirmektedir. Bu dört ana eksen aynı zamanda İZPA’nın birbiriyle yakından ilişkili dört programının temelini oluşturmaktadır.

Birbiriyle Uyum > İmece İzmir Programı
Doğamızla Uyum > Ekosistem Programı
Geçmişle Uyum > İzmir Miras (İzMiras) Programı
Değişimle Uyum > İzmir Dönüşüm Ofisi